الأمر
بالصلاة قبل
الجلوس فيه
37- Mescide
Girildiğinde Oturmadan Önce Namaz Kılmanın Emredilmesi
أخبرنا
قتيبة بن سعيد
قال حدثنا
مالك عن عامر بن
عبد الله بن
الزبير عن
عمرو بن سليم
عن أبي قتادة
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال إذا
دخل أحدكم
المسجد
فليركع
ركعتين قبل أن
يجلس
[-: 811 :-] Ebu Katade'nin
bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sizden biri
mescide girdiğinde oturmadan önce iki rekat namaz kılsın" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari
444, 1163; Müslim 714/69, 70; Ebu Davud 467; İbn Mace 1013; Tirmizi 316; Ahmed
b. Hanbel 22523; Tahavi, Şerh Müşkili'l-Asar 5712, 5713, 5714, 5715, 5716; İbn
Hibban 2495,2497,2498,2499.
الرخصة
في الجلوس فيه
والخروج منه
بغير صلاة
38- Mescidde Namaz
Kılmadan Oturma ve Namaz Kılmadan Mescidden Çıkmaya Dair Ruhsat
أخبرنا
سليمان بن
داود قال
حدثنا بن وهب
عن يونس قال
قال بن شهاب
وأخبرني عبد
الرحمن بن كعب
بن مالك أن
عبد الله بن
كعب قال سمعت
كعب بن مالك
يحدث حديثه
حين تخلف عن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم في غزوة
تبوك قال وصبح
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قادما
وكان إذا قدم
من سفر بدأ
بالمسجد فركع
فيه ركعتين ثم
جلس للناس
فلما فعل ذلك
جاءه
المخلفون
فطفقوا
يعتذرون إليه ويحلفون
له وكانوا
بضعة وثمانين
رجلا فقبل رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
علانيتهم وبايعهم
واستغفر لهم
ووكل سرائرهم
إلى الله حتى جئت
فلما سلمت
تبسم تبسم
المغضب ثم قال
تعال فجئت
أمشي حتى جلست
بين يده فقال
لي ما خلفك ألم
تكن ابتعت
ظهرك قلت يا
رسول الله إني
والله لو جلست
عند غيرك من
أهل الدنيا
لرأيت أني سأخرج
من سخطه لقط
أعطيت جدلا
ولكن والله لقد
علمت لئن
حدثتك اليوم
حديث كذب ترضى
به عني ليوشكن
الله يسخطك
علي ولئن
حدثتك حديث
صدق تجد علي
فيه إني لأرجو
فيه عقبى الله
والله ما كنت
قط أقوى ولا
أيسر مني حين
تخلفت عنك قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أما هذا
فقد صدق قم
حتى يقضي فيك
فمضيت مختصرا
[-: 812 :-] Abdullah b. Ka'b
anlatıyor: Ka'b b. Malik'in Tebuk seferinde Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'e katılamayışını anlatırken şöyle söylediğini işittim:
Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem) bir sabah Medine'ye geldi. Bir seferden dönünce önce Mescid'e
girer, iki rekat namaz kılar, sonra insanların dertlerini dinlemek için
otururdu. Yine aynı şekilde yapıp oturunca Tebuk seferine katılmayanlar mazeret
beyan edip yemin etmeye başladılar. Bunlar seksen küsur kişi idiler. Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) bunların söyledikleri özürlerini ve biatlarını
kabul etti, onlar için mağfiret talebinde bulundu ve onların iç yüzlerini
Allah'a havale etti.
Bu sırada ben de geldim
ve selam verdim. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bana kızgın birinin
tebessüm etmesi gibi tebessüm etti ve:
"Gel!"
buyurdu. Ben de yürüyerek gittim ve önüne oturdum. Bana: "Seni savaşa
katılmaktan geri bırakan sebep nedir? Binek hayvanını satın almamış
mıydın?" diye sordu. Ben de şöyle cevap verdim:
"Ey Allah'ın
Resulü! Valiahi dünyada sizden başka kimin yanına otursam (özür beyan ederek)
onun öfkesinden kurtulacağımı sanırım. Çünkü bana fesahat verilmiştir. Fakat,
Allah'a yemin olsun ki şunu iyice anladım: Bugün benden razı olmanız için size
yalan söylesem Allah'ın bu sebeple bana karşı sizin gazabınızı arttırması
yakındır. Eğer size doğruyu söylesem bana gücenirsiniz. Ben sözümde Allah'ın
hışmına yakın olurum. Doğruyu söylemekle Allah'ın beni affedeceğini umarım.
Valiahi senden geri kaldığım zamandakinden daha kuvvetli ve daha zengin olduğum
hiçbir zaman yoktu."
Bunun üzerine Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem): "Buna gelince; hakikaten doğruyu söyledi.
Kalk ve Allah senin hakkında bir hüküm verinceye kadar bekle" buyurdu. Ben
de kalkıp gittim.
[[[---Hadis aslen
devam ediyor, burada kısa kesilmiştir.---]]]
Diğer tahric: Buhari
2757, 2947, 2948, 2949, 2950, 3088, 3556, 3889, 3951, 4418, 4673, 4676, 4678,
6255, 6690, 7225; el-Edebu'I-Müfred 944; Müslim 716, 2769; Ebu Davud 2202,
2605, 2773, 2781, 3317, 3318, 3319, 3321, 4600; İbn Mace 1393; Tirmizi 3102;
Ahmed b. Hanbel 15789;